Çok gürültü var. İnsanlar, arabalar, makineler.. Hepsi bağırıyor. Hepimiz bağırıyoruz. Kulaklarımızı çığlıklarımızla tıkıyoruz.
Bir ezgi mırıldanıyor yüreğim duyamıyorum.
Dans ediyor ellerim göremiyorum.
Öyle kalabalık ve öyle gürültülü ki dünya.
Şarkımı söyleyemiyorum.
Kaçıyorum sonra, tüm gürültülerden.
Olmazlardan, bitmez’lerden,
Öleceğiz sonumuz geldi’lerden,
Durmaksızın acıdan, öfkeden, felaketlerden bahsedenlerden kaçıyorum.
Duymazlardan, içindeki sesi duymayanlardan kaçıyorum.
Duymaya, dinlemeye kaçıyorum.
Acıyı hissedip acımayana sevinmeye,
Felaketi farkedip mükafata sarılmaya kaçıyorum.
Hislere, tevbelere,
Gidenlere değil de kalanlara sarılıyorum.
İçimde durmadan şarkı söyleyen ümit kuşlarına sarılmaya kaçıyorum.
Geveze kuşlar uçmadan sarılmayı diliyorum.