Kibir

0

Evet…Evet evet,tam anlamıyla kibrin bedenimi ele geçirmesine,her şeye bir gökdelenin tepesinden bakıyormuşçasına uzun yüzümde adi bir gülümsemeyle bakıyorum.Gülümseme bile değil bu ! Yukarı kalkan bir çift dudaktan ibaret çirkinliğin şekil bulmuş hali.
Evet…evet bu sefaletin vücut bulmuş halinden başka hiçbir kerameti bulunmayan şekilsiz beden, bu kıvrımsız dümdüz bir beyinle birlikte herkesten daha becerikli, herkesten daha başarılı olduğunu hiçbir fikir barındırmayan adeta her şekle girebilen, omurgasız aklına öyle bir kazımışsın ki şeytanı andıran o özenle boyadığın tırnaklarınla !Yapayalnız kaldın işte, hakettiğin tek şey bu da değildi ya zaten.Oh olsun! Tüm o kırdığın, öne çıkmak için dalga geçtiğin adeta kalplerini eline alıp sıktığın insanlara hiçbir şey olmadı işte.Hepsi senin o örümcek ağı tutmuş beyninden geçen düşüncelerin ile diline kadar ulaşan zehrin sayesinde ayakları yere sağlam basan, başarılı, mutlu kişiler oldular.Şimdi sen omurgasızlığın sayesinde gider yüzlerine yalakalıkta yaparsın.Sen var ya sen.Yer yüzünde hep hırslarının kölesi oldun.Her işe merak saldın da hepsini tek tek yarım bıraktın.
Tarafın bile olmadı,çıkarların uğruna girmediğin şekil kalmadı da ondan sana omurgasız diyorum.Güya çok beceriklisin her işi tek başına başardın.Yok şunu yaptım yok şöyle başardım.Anca palavra sıktın.İki pabucu bir yana getiremedin de,okyanus ile denizi birbirine bağlayan geçidi ben yaptım kibriyle gezdin ortalıkta.Kaldın mı şimdi yapayalnız?O yüksekten bakma metaforunu gerçekleştirmişsin bakıyorum da.Yazıklar olsun senin varlık bulmuş nefret dolu bedenine.İnsanlara böyle çıktığın gökdelenin tepesinden bakmakla yüce insan olunmuyor sefil!Ne o mutluluktan ağlıyorsun galiba.’Ağlattığın,kırdığın insanların göz yaşlarında boğulursun yapma!’dedik.O kocaman, insanı gece görse altına bıraktıran gözlerini devirdin durdun.Ne oldu, nerede şu benim her şeyi biliyorum başlığı altında her konu da fikir beyan eden o narsist tavırlarına?
Yoksa megalamanlıkta şu an da o küçük dağları ben yarattım diyen bedeninin olduğu gibi Kaf Dağı’na ulaştın da duymuyor musun beni rezil?E sen ne ara indin aşağı!O sesler de ne öyle?Aşağısı da curcuna olmuş.O yerde yatan da kim?İntihar etmiş birisi galiba.Yoksa…Hah!Biz miyiz o etrafı kanla çevrili sere serpe yatan beden.Ben her yere girer çıkarım, benim gitmediğim yer yok diyen ayakların kaydı da düştün değil mi?Yoksa nerede sen de kibirle besleyip, nefret ve hırs ile sardığın bedeni yok edecek yürek.
Neyse…neyse.Böyle rezil bir yaşama böylesine aciz bir ölüm. Olacağımız buydu işte!

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.